BAŞKAN ŞÜKRÜ SÖZEN CİBİNLİK DAĞITTI
CİBİNLİKLERİ PARASI BAŞKANDAN
Manavgat Belediye Başkanı Şükrü Sözen, kentte vatandaşların yaşadığı sivrisinek sorununa bir nebze de olsa çözüm üretip halkı rahatlatabilmek amacıyla Manavgat halkına cibinlik dağıttı. Başkan Şükrü Sözen, cibinlik alımını, kendi bütçesinden yaptı. Sözen, aldığı cibinlikleri Cumhuriyet Meydanı’nda kurduğu standda vatandaşlara dağıttı. Cibinliklerini alan vatandaşlar, sivrisineklerden geçici de olsa korunmanın verdiği sevinçle Başkan Şükrü Sözen’e teşekkür etti.
YETERSİZ İLAÇLAMA
Konuşmasına terör olaylarının artmasının üzücü olduğunu dile getirerek başlayan Başkan Şükrü Sözen 2004-2009 yılları arasında Manavgat’ta da görev yapmış olan Binbaşı Arslan Kulaksız’a ve tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet, yakınlarına ve Türk halkına başsağlığı diledi. Başkan Şükrü Sözen, 6360 Sayılı Büyükşehir Yasası gereği son 2 yıldır haşere ve uçkunla mücadele işlerinin ANTALYA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ tarafından yapıldığını söyledi. Yetersiz ilaçlama nedeniyle son aylarda sivrisinek sorununun iyice arttığını dile getiren Başkan Sözen, bu durumun her yıl 4.5 milyon turist ağırlayan bir kente yakışmadığını söyledi.
YERİNDEN YÖNETİM ÖNEMLİ
Halkın sivrisinek sıkıntısını bir nebze de olsun azaltmak amacıyla kendi bütçesinden cibinlik aldığını anlatan Başkan Sözen, bunları dağıtarak bu vesileyle Büyükşehir Yasası’na dikkat çekmek istediğini söyledi. Başkan Sözen şunları söyledi. “Kentin sorunları var. Bunların üstesinden gelmeye çalışıyoruz. Manavgat’ta yaşayan herkesin en iyi şekilde hizmet almaları görevimizin temel amacıdır. Mutlaka noksanlarımız vardır. Ama görevimizi layıkıyla yaptığımız inancındayım. Yanlış bilinen bir şey var. O da Büyükşehir Yasası ile ilgili yetki karmaşası var. Vatandaş bununla ilgili tam bilgiye sahip değil. Hizmetlerle ilgili görev ve sorumluluk alanları halkımız tarafından bilinemiyor. Her türlü alt yapı, su kanalizasyon, yağmur suyu hizmetleri Büyükşehire aittir. Su ile ilgili olarak hala vatandaş bizi arıyor. Ama bizim sorumluluğumuzda değil. Bu yasanın revize edilmesi gerektiğini, tekrar değerlendirilmesi, yerinden yönetime önem verilmesi gerektiğini, ilçe belediyelerinin kısıtlanıncaya kadar aksine gelir ve yetki olarak da güçlendirilmesi gerektiğini dile getirdik. Ama bu süreç hep tersine çalıştı. Bizler müşterek hareket edemediğimiz takdirde, birbirimizi yok farzetmeden çalışma kurgusu yapmadığımız sürece halk her zaman sıkıntı çekecektir. Çünkü görev tanımlaması var ama uyan, gereklerini yerine getiren merciler yok. Bunlardan bir tanesi de sinek ilaçlamasıdır. Halk bana kadar ulaşıyor ve sinekten boğulduklarını söylüyor. Bizler de dilimizin döndüğü kadar yasa gereği bu hizmetin Büyükşehir tarafından yapıldığını halkımıza ifade ediyoruz. Yasa sorumluluk alanımızda olmayan hizmetle ilgili bize yetki vermiyor. İhale yapamıyoruz. İlaç ihalesi yapamayız. Bununla ilgili hizmet vermeye kalksak Büyükşehir’in görev tanımının sınırına girmiş oluruz. Resmi bir protokol yetki devri olmadan biz bu hizmeti veremeyiz. Ama büyükşehir tarafından uygun görülüyorsa ki Biz bu hizmeti vermeyi daha önce istedik. Ama verilmedi.
Oysa ki bizim profesyonel ekiplerimiz var. Ekiplerimiz sineğin ürediği en ücra köşeleri biliyor. Hepimiz buranın turizmin pilot bölgesi olduğunu telaffuz ediyoruz. Bölgemizde 4.5 milyon turist konaklıyor. 250 bin yatak kapasitemiz var. 5 yıldızlı otellere geliyorsunuz ama sinekten muzdarip olarak geriye dönüyorsunuz. Manavgat bunlarla anılmamalı, biz de bu sorumluluk bizde değil deme mecburiyetinde kalmayalım. Vatandaş sorduğunda sinekle ilgili mücadele yapma yetkimiz yok olduğunu söyleyince vatandaşlarımız “neden cibindirik” dağıtmıyorsunuz telkini geldi. Halkın serzenişine kayıtsız kalmamak için ekonomik boyutunu kendim karşılamak suretiyle bu hizmeti veriyorum. Ricam şudur. Kimse bunu farklı yerlere çekmesin. Bizim polemik konusu yaptığımızı söylemesin. Bizim tek hedefimiz vatandaşın sıkıntı yaşamamasıdır. Bununla ilgili ne mücadele vermem gerekirse sonuna kadar vereceğim. Bu benim asli görevimdir. Herkes bunu farklı boyutlara taşıyıncaya kadar herkes kendine düşen sorumluluğu layıkıyla yaptığı takdirde bu sorunların hiç birisi olmaz. Bir kez daha müşterek çalışmaya, yetki devri yapılmasına hazırız diyorum. Bizlere hangi sorumluluk verilirse almaya hazırız. Biz işten kaçmıyoruz. Biz halkın olanları halka döndürmeye çalışıyoruz. Yerinden yönetimin önemli olduğunu söylüyoruz. Önümüzü kapatmasınlar. İlk etapta 1000 adet dağıtacağız.. Ama talep gördüğü takdirde alım yapmaya devam edeceğiz.
SUSUZLUĞUN SUÇLUSU İÇME SUYU
TESİSLERİNİ ÇALIŞTIRAMAYAN YETKİLİLERDİR
Manavgat Belediye Başkanı Şükrü Sözen, bir gazetecinin kentte yaşanan susuzluk sorununu sorması üzerine de şu şekilde açıklama yaptı. “Manavgat’ta Büyükşehir tarafından 1.5 yılda ne tür yatırımlar yapıldı halk izliyor. Geçen dönemde AB’den 20 milyon Euroluk hibe kredi almıştık. Bunun 9.5 milyon Euroluk bölümünü tamamlayarak icme suyu tesislerini tertemiz, eksiksiz bir şekilde Büyükşehir’e ASAT’a teslim ettik. Bakanlığın onayladığı, Avrupa’nın en büyük en modern tesisleridir. Ve Sayın Büyükşehir Belediye Başkanı bize de bu tesisler için teşekkür etmiştir. İçme suyu tesislerimiz, biz ilk açtığımızda kesintisiz bir şekilde çalışıyordu. Hiç susuzluk sorunu yoktu. Ne oldu da şimdi susuzluk yaşanıyor. Bu tesisi yetkililer çalıştıramıyorsa, halk böyle bir dönemde böyle bir tesisle susuz kalıyorsa herkes kendini sorgulayacak. Empati yapacak. Ben nerede eksiğim. İşimi layıkıyla yapabiliyor muyum diyecek. Kaldı ki sorumluluk verdiğiniz insanlara baktığınızda yasada olmamasına rağmen “Sen yetkilisin” diyerek Manavgat’ın sorunlarını çözmek için görevlendirilen kişilere bakacaksınız. Yeterli teknik donanımları, bilgileri var mıdır bakacaksınız. Kimse sorunu başkasında aramasın. Dört dörtlük bir tesistir. Çalışmıyorsa çalıştıramayan yetkililerde sıkıntı vardır.”